Almanya'nin Hamburg kentinin eski mahallesinde küçük bir ev; masanin üzerinde çözülmeyi bekleyen sifreli bir yazi duruyor. Genç Axel'in amcasi jeolog ve maden bilimci Profesör Otto Liedenbrock, az önce bu sifreli pusulayi el yazmasi eski bir kitabi karistirirken bulmustu. Bu küçücük kâgida sifrelenen not, Profesör Liedenbrock için, dünyanin merkezine dogru yolculugun sir perdesinin aralanmasi anlamina geliyordu. Amcasinin manevi kizi Grauben'e âsik olan Axel'in, sonuç vermeyecegini bile bile, "magmaya dogru yolculuk bizi eritmez mi" yolundaki itirazina bilime âsik Profesörün yaniti, "Riski göze almayanlar, basarilara imza atamazlar" olacakti. Artik yapacak bir sey yoktu; 24 Mayis 1863 Pazar günü trenle Danimarka'ya dogru baslayan yolculuk, onlari Izlanda'nin baskenti Reykjavik'e götürecek ve burada anlastiklari rehber Hans ile dünyanin merkezine gidebilmek için Sneffell Dagi'nin kraterlerindeki yolu bulmaya koyulacaklardi. Bu yolculukta onlari inanilmasi güç sürprizler bekliyordu. Ve bir bekleyen daha vardi: Axel'i çok seven Grauben...Edebiyatta bilimkurgunun öncülerinden, Jules Verne'nin (1828-1905) en ünlü romanlarindan olan Dünyanin Merkezine Yolculuk, ilk kez 1864 yilinda basildi. Daha hava tasiti ve pratik denizaltilar bile bulunmadan yillarca önce, denizlerin alti, gökyüzü ve uzaya iliskin konularda romanlara imza atan Jules Verne'in yapitlari 150'ye yakin dile çevrildi.