Kirli bir çagda yasiyoruz…
Insani Rabbinden ve kendi fitratindan koparan “Modern Cahiliye”, önce zihinleri ve gönülleri, sonra da tüm insani iliskileri ve hayatin bütün alanlarini kirletti ve kirletmeye de devam ediyor.
Ekranlarin haram kustugu, sokaklarin günah batagina dönüstügü bir dünyada insanlarin “arinma” ihtiyaci daha bir önem ve anlam kazanmis, hatta “hayat-memat meselesi” hâline gelmis bulunuyor.
Son yillarda ülkemizde hiz kazanan namaz suuru çalismalarina küçük bir katki olmasi temennisiyle, elinizdeki bu çalismayi hazirlamaya karar verdik.
Bunu yaparken de daha önce namaz konusunda yayinlanan kitaplarin bir tekrari olmayip, katma degeri olacak bir çalisma olmasini arzuladik.
Bu yüzden, namazi hakkiyla kilamayan bizler susup, bu çalismada sözü, hayatini Islam davasina adamis kutlu sahsiyetlerin kalemine biraktik.
Istedik ki artik piyasada bulunmayan kitaplarin sayfalari arasinda, namaz ile dogrudan alakali olmayan çalismalarin satirlari arasinda ya da tekrar baskisi yapilmayan
geçmis yillardaki süreli yayinlarin yapraklari arasinda yer alan bu degerli yazilar kaybolup gitmesin.
Kirliligin eski ve yeni biçimlerinden arinip temizlenmenin yolunu Kur’ân-i Kerim tek sarta bagladi: Tevhid; Allah’i birlemek ve Tevhid akidesinin eyleme dönüsmüs biçimleri olan ibadetleri yerine getirmek.
Allah’tan baska ilah ve rab tanimamak yani gönülleri ve zihinleri bütün sahte ilahlarin egemenliginden arindirmak ilk adim; bu arinma islemini amele/eyleme dökmek ise ikinci adimdir.