Çagdasi, oyun yazari Sergey Naidyonov, Çehov’a yazdigi bir mektupta Üç Kiz Kardes’ten söz eder: Oyunu izledikten sonra birden yasama, yazma, daha çok çalisma istegine kapildim oysa oyun aci ve kederle doluydu. Tuhaf, iyimser teskin edici bir aci.Çehov Üç Kiz Kardes’te 20. yüzyilin basinda Rusya’da ayricalikli siniflarin inise geçmesiyle yüzlesmeye çalisan aristokrat Prozorov ailesinin öyküsünü anlatir. Moskova’da büyümüs üç kiz kardes; Olga, Mâsa ve Irina on bir yildir küçük bir tasra kasabasinda yasamaktadir. Ince zevklerine ve duyarliklarina daha uygun bir hayat düslerini simgeleyen Moskova’ya dönüs umutlari, amansizca akip giden gerçek hayatla dokunakli bir tezat içindedir.Yazilisindan bir yil sonra, 1901’de Moskova Sanat Tiyatrosu tarafindan sahnelenen Üç Kiz Kardes modern tiyatronun kilometretaslarindan biridir.